2 Temmuz 2016 Cumartesi

Bir Randevu İçin 4..

Bir randevu için 4 kişi gerekliydi.isimleri kader belirleyen..
Tüm suç onlarındı ; manayı isim ile bağdaştırmak, ilk çığlığın günahı ...
Göbek bağına bel bağlanır mı ?
İlk çığlığını atmadan hiç  bu kadar yük verilir mi omuzlara
Tanrıdan olma, topraktan yeniden diriliş, temiz kalp, gen taşıyan...
İlk çığlıkta 'sen busun' demek enel- haktan çalmaktır..
Bağ: mananın getirdiği, hiç götüreni yok gibi
Hep sayfanın sağından başlamak gibi
Kader  isim ile  verilebilir mi ?
Evet. Bir randevu için 4 kişi gerekiyor. 4 kişi için ise bir ölüm ..
Güzel promosyon değil mi ?
Can suyuna katılan uyuşturucular gibi
Bir fikrin engellendiğini gördüm ama fikrin içindeki ; özden, eylemden dönüldüğünü hiç..
4 kişiydiler diyorum. Kafa kafaya verip dünyayı yakmaya yetecek kadar çoktular
Diyorum ki 'ilk önce yuvarlak bir masa lazım bize bir de ağzımızı ıslatacak birkaç yudum bir şeyler'
Bir kişinin masadan kalktığını yer çekimsiz ortamda tepe taklak olmakla bir tutmalısın
Randevulara kişiler tek başına karar veremez ? 4'tüler diyorum ve rakam ile yazıyorum mübarek
Atları da yoktu üstelik. Mahşer; yaşam için savaşanların müşkülü
Hangisini tercih ederdin ?
Randevu talebinin reddedilmesi mi yoksa koşarken ölmemeyi düşlemeyi mi ?
4 kişi diyorum ..
Hepsi aynı cevabı verebilir mi ?
Hangisini seçtiklerini tahmin etmiş olmanı diliyorum
Kuyuya sallandırdığın kovanın içinden ne çıkacağını bilirsin değil mi ?
Yine çok soru soruyorum
Aynaya baktığında ne göreceğini de alternatiflerini de
Kalmamış diyorum.. Saate baktıklarında ne görmüş olmayı dileyecekleri zamanları bile kalmamış
Herkesin hakkı üçtü de bir onlarınki 4'tü sanki.
Pencerenin buğusunu silip 'dışarıda neler oluyor,yol yerinde mi?' diye bakmak hiçte kuyunun dibi gibi değil
Bilmediğin şeyleri hissetmek, güneşin doğuşuna şahit olmak
İnsanın bilinmezi tatmak için bir sıfatından vazgeçmesi gerekir
Ruh olur, beden olur
Sürekli seni terk etmesi gereken şeyler vardır
Her zaman bir bekleyen olduğunu inanman gerekmiş gibi
Ölümün ucundaki ışık, sigaranın sonundaki acı, çayın dibindeki dem, kışın ardından bahar..
Biz 4'tuk o birdi.Birden bizi 4 etmişti.

nefes alamıyorum diye bağırdın mı hiç ?
İlmeği kendine geçirmek, tabureni kendin düşürmek ..
Cellat, bu yanından baktığında ne kadar masum değil mi ?bir gün celladına yukardan bakarsan iyi ki varsın diyeceksin
Kendini azat etmek için ihtiyaç listesinin kabarık ve seçeneklerin çok olması tuhaf değil mi ?
Bir ilmek değil, kendi içinde yarattığın bir dert; yolun sonunda göreceğin ışığı en derinine işleyemez mi ?
Kaçtığın şeylerin seni kovalaması senin inadın . Zıtlıklarınla var olamazsın ya her zaman
Birinden çalmazsan eksik kalırsın . 4 kere eksilmişti. bir randevu her şeyi çözecekti
Arkalarından bilenleri kaldı

Yad edin.... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder