Bir randevu için 4 kişi gerekliydi.isimleri kader
belirleyen..
Tüm suç onlarındı ; manayı isim ile bağdaştırmak, ilk
çığlığın günahı ...
Göbek bağına bel bağlanır mı ?
İlk çığlığını atmadan hiç
bu kadar yük verilir mi omuzlara
Tanrıdan olma, topraktan yeniden diriliş, temiz kalp, gen
taşıyan...
İlk çığlıkta 'sen busun' demek enel- haktan çalmaktır..
Bağ: mananın getirdiği, hiç götüreni yok gibi
Hep sayfanın sağından başlamak gibi
Kader isim ile verilebilir mi ?
Evet. Bir randevu için 4 kişi gerekiyor. 4 kişi için ise bir
ölüm ..
Güzel promosyon değil mi ?
Can suyuna katılan uyuşturucular gibi
Bir fikrin engellendiğini gördüm ama fikrin içindeki ;
özden, eylemden dönüldüğünü hiç..
4 kişiydiler diyorum. Kafa kafaya verip dünyayı yakmaya
yetecek kadar çoktular
Diyorum ki 'ilk önce yuvarlak bir masa lazım bize bir de
ağzımızı ıslatacak birkaç yudum bir şeyler'
Bir kişinin masadan kalktığını yer çekimsiz ortamda tepe
taklak olmakla bir tutmalısın
Randevulara kişiler tek başına karar veremez ? 4'tüler
diyorum ve rakam ile yazıyorum mübarek
Atları da yoktu üstelik. Mahşer; yaşam için savaşanların
müşkülü
Hangisini tercih ederdin ?
Randevu talebinin reddedilmesi mi yoksa koşarken ölmemeyi
düşlemeyi mi ?
4 kişi diyorum ..
Hepsi aynı cevabı verebilir mi ?
Hangisini seçtiklerini tahmin etmiş olmanı diliyorum
Kuyuya sallandırdığın kovanın içinden ne çıkacağını bilirsin
değil mi ?
Yine çok soru soruyorum
Aynaya baktığında ne göreceğini de alternatiflerini de
Kalmamış diyorum.. Saate baktıklarında ne görmüş olmayı dileyecekleri
zamanları bile kalmamış
Herkesin hakkı üçtü de bir onlarınki 4'tü sanki.
Pencerenin buğusunu silip 'dışarıda neler oluyor,yol yerinde
mi?' diye bakmak hiçte kuyunun dibi gibi değil
Bilmediğin şeyleri hissetmek, güneşin doğuşuna şahit olmak
İnsanın bilinmezi tatmak için bir sıfatından vazgeçmesi
gerekir
Ruh olur, beden olur
Sürekli seni terk etmesi gereken şeyler vardır
Her zaman bir bekleyen olduğunu inanman gerekmiş gibi
Ölümün ucundaki ışık, sigaranın sonundaki acı, çayın
dibindeki dem, kışın ardından bahar..
Biz 4'tuk o birdi.Birden bizi 4 etmişti.
nefes alamıyorum diye bağırdın mı hiç ?
İlmeği kendine geçirmek, tabureni kendin düşürmek ..
Cellat, bu yanından baktığında ne kadar masum değil mi ?bir
gün celladına yukardan bakarsan iyi ki varsın diyeceksin
Kendini azat etmek için ihtiyaç listesinin kabarık ve
seçeneklerin çok olması tuhaf değil mi ?
Bir ilmek değil, kendi içinde yarattığın bir dert; yolun
sonunda göreceğin ışığı en derinine işleyemez mi ?
Kaçtığın şeylerin seni kovalaması senin inadın . Zıtlıklarınla
var olamazsın ya her zaman
Birinden çalmazsan eksik kalırsın . 4 kere eksilmişti. bir
randevu her şeyi çözecekti
Arkalarından bilenleri kaldı
Yad edin....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder